Ayrılık Anksiyetesi; Nedenleri, Belirtileri, Başa Çıkma Yolları
Ayrılık Anksiyetesi:Nedenleri, Belirtileri ve Başa Çıkma Yolları
Ayrılık anksiyetesi, birçok kişi için oldukça yaygın bir deneyimdir. Bu tür anksiyete, bir kişinin sevdiklerinden veya alıştığı bir ortamdan ayrıldığında yaşadığı yoğun kaygı ve stres hissidir. Her ne kadar ayrılık anksiyetesi özellikle çocuklar için sıkça tartışılan bir konu olsa da, yetişkinler de bu durumu deneyimleyebilir. Bu ayrılık genellikle bir çocuğun anne babasından ayrılması, bir öğrencinin okula gitmesi veya bir yetişkinin uzun süreli bir ilişkiden ayrılması gibi durumlarla ilişkilendirilebilir. Ancak, ayrılık anksiyetesi yaşamın farklı aşamalarında her yaştan kişiyi etkileyebilir.
Ayrılık Anksiyetesi; Neden?
Ayrılma anksiyetesi; bireyin temel bağlanma figürlerinden ayrılma ya da ayrılma beklentisi durumlarında aşırı kaygı yaşamasıdır. Ayrılma anksiyetesinin oluşumu bağlanma şekilleri ile ilişkilidir. Buna göre; bağlanılan nesneden ayrıldıktan sonra oluşan stresle başa çıkma biçimimiz, çocuklukta duyguların düzenlemesinde ve güven duygusunu hissetmemizde ana rol oynamaktadır. Bakım veren kişi ya da kişilerle kurulan ilk ilişkilerimiz daha sonra kurulacak yakın ilişkilerimizin temelini oluşturmaktadır. Bu nedenle bakım veren-bebek arasında oluşan bağlanma biçimi önemlidir. Ancak bu kaygının temel nedenleri karmaşıktır ve her birey için farklı düzeyde deneyimlenir. Çünkü her bireyin olayları yorumlama biçimi farklılık gösterir. Bununla birlikte, en sık karşılaşılan bağlanma ilişkileri açısından ayrılık anksiyetesinin gelişimini inceleyeceğiz.
Bağlanma İlişkilerinin Gelişimi
Çocuklar için, ana-baba veya bakıcılarına olan güven ve bağlılık duygularının gelişimi önemlidir. Bu güven duygusu gelişmediğinde veya güçlü bir bağ oluşturulamadığında, ayrılık anksiyetesi riski artmaktadır. İlerleyen yaşlarda, güvenli bağlanma duygusu tam olarak gelişemediği için, bu bireylerin partnerleri ile olan ilişkisine de yansıyabilmektedir. Örneğin; annesi tarafından terk edilmiş bir erkek birey, ileriki yıllarda kadınlar tarafından terk edilmekten korktuğu için bir ilişki içerisine girmekte zorlanabilir, ya da ilişki devam ederken ‘’ya bir gün giderse’’ korkusu ile yaşayabilir. İnsanlar genellikle uzun süreli ilişkilerin sona ermesi veya boşanma gibi ilişki kayıpları sonucu ayrılık anksiyetesi yaşayabilmektedirler. Bu tür ayrılıklar, kişinin kendini yalnız ve hüsrana uğramış hissetmesine neden olmakla birlikte ileriki dönem ilişkilerinde çekingen davranmalarına, bağlanma güçlüğü çekmelerine neden olabilmektedir. Buradan hareketle, daha önce yaşanan travmatik ayrılık ve terk edilme deneyimleri, gelecekteki ayrılık durumlarında anksiyete yaşama olasılığını artırabilmektedir.
Bununla birlikte insan güvende hissettiği, konfor alanı olarak kabul ettiği ortamdan ya da güvenli olduğuna inandığı çevreden ayrıldığında ayrılık anksiyetesi geliştirebilmektedir. Çünkü birey artık konfor alanından ayrılmış, güvenlik algısı kesintiye uğramıştır. Kısacası bir birey için büyük yaşam değişiklikleri, özellikle de bu değişiklikler ayrılığı içeriyorsa, ayrılık anksiyetesi başlayabilmektedir.
Ayrılık Anksiyetesi Nasıl Anlaşılır?
Ayrılık anksiyetesi yaşayan bir kişi, çeşitli duygusal, fiziksel ve davranışsal belirtiler deneyimleyebilir. Bu belirtiler, ayrılık durumunun türüne (ortamdan,çevreden,kişiden), ciddiyetine ve kişinin yaşına bağlı olarak değişebilmektedir. Ancak yaygın olarak gözlemlenen bazı değişiklikler şunlardır;
Uyku ve Beslenme Düzeni Değişiklikleri
Uykusuzluk veya aşırı uyuma, ayrılık anksiyetesi yaşayan kişiler arasında yaygın görülen bir belirtidir. Kaygı ve üzüntü, uyku düzenini bozabilir. Bununla birlikte birey duygusal yemek yeme davranışı geliştirebilir.
Kaygı ve Stresin Etkisi
Ayrılma durumunda, kişi yoğun bir kaygı ve stres hissedebilmektedir. Çünkü birey için güvenli ortam, güvenli kişi, konfor alanının devamlılığı ortadan kalkmıştır. Birey bir sonraki yaşamının nasıl olacağı hakkında güven duygusuna değil, belirsizlik korkusuna sahiptir. Bu duygusal tepkiler, ayrılmadan önce veya sonra ortaya çıkabilirler. Bunula birlikte zaman zaman ağlama nöbetleri de görülebilmektedir. Bireyler genellikle sevdiği birisinden ayrıldıklarında ilk duygusal tepkileri ağlama nöbetidir. Bu durum, bebeklerden ergenlere kadar farklı yaş grupları için geçerlidir.
Ayrılık anksiyetesi ile birlikte bazı fiziksel belirtiler de gözlemlenebilmektedir. Bu belirtiler arasında baş ağrıları, mide ağrıları, titreme, nefes darlığı, bulantı ve kusma gibi fiziksel belirtiler gözlemlenebilmektedir. İlerleyen zamanlarda yetişkinlerde ayrılık anksiyetesine bağlı olarak sosyal izolasyon, içe kapanma ve ilişkilerde geri çekilme gibi davranışsal belirtiler gözlemlenebilmektedir.
Ayrılık Anksiyetesi ile Başa Çıkma Yolları
Ayrılık anksiyetesiyle başa çıkmak için birçok etkili yöntem vardır. Bu yöntemler, kişinin yaşına ve durumuna bağlı olarak farklılık gösterebilmektedir. Bu yöntemlerin başında duygusal destek gelmektedir. Ayrılık anksiyetesi yaşayan kişilerin duygusal destek alması önemlidir. Aile üyeleri, arkadaşlar ve psikologlar bu konuda destek sağlayabilirler. Sonrasında ise güven inşa etmek hayati değere sahiptir. Çünkü bağlanmanın temeli güvenden geçmektedir. Birey güvenli bağlandığı nesneden ayrılsa dahi, güven ve bağlanma ilişkilerinin güçlendirilmişse, ayrılık anksiyetesini azaltmada önemli bir beceri kazanmış olacaktır. Bireylerin bu süreçte başvurması gereken bir diğer yöntem ise hayatında pozitif değişiklikler yapmasıdır. Bu ayrılık anksiyetesini hafifletebilmektedir. Yeni hobiler edinmek, sevdiği ve ilgi duyduğu şeylere daha fazla vakit ayırmak, spor yapmak bu değişikliklere örnek olabilir. Tüm bunlara rağmen ayrılık anksiyetesi hala azalmadıysa ya da pozitif yönde bir değişiklik olmadıysa, ayrılık anksiyetesinin varlığını sağlayan, anlamlandıramadığımız duygular ve farklı korkularımız olabilir. Bu durumda profesyonel yardım almak hem ilişkileriniz açısından hem de psikolojik refahınız açısından önemlidir. Eğer ayrılık anksiyetesi ciddi bir soruna dönüşürse, lisans mezunu bir psikologtan yardım almak önemlidir. Uygun psikoterapi yöntemi ile, ayrılık anksiyetesini yönetmek, azaltmak ve başetmek mümkündür.
Yazıyı sonlandırmadan önce; ayrılık anksiyetesi her yaştan kişiyi etkileyebilen yaygın bir sorundur ve başa çıkmak zaman alabilir. Kendinize izin vererek ve iyileşme sürecinin doğal bir şekilde ilerlemesini sağlayın. Ayrılıklar bizim için büyük bir duygusal yük taşıyabilir. Ancak duygusal destek, güven inşası, pozitif değişiklikler ve profesyonel yardım gibi yöntemlerle başa çıkmak mümkündür.
Unutmayın, her birey farklıdır ve ayrılık anksiyetesi herkes için farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş bir yaklaşım ve sabır önemlidir.
Ayrılık anksiyetesi aynı zamanda sizin için zor bir süreç olabilir, ancak bu zorluğun üstesinden gelmek mümkündür.
KAYNAKÇA :
https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/1778483
Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar-Current Approaches in Psychiatry 2022; 14(1):46-56 DOI: 10.18863/pgy.940071
https://dergipark.org.tr/tr/pub/sobad/issue/65713/989592